Sizlere bu kez yüz
sayfalık bir kitaptan bahsetmek istiyoruz. Ama her sayfasında kitabın bir
kenarına not alma ihtiyacı hissedeceğiniz dolu dolu yüz sayfadan. Değerli
psikiyatrist ve romancı Engin Geçtan’ın Metis Yayınları’ndan çıkan “Zamane”
isimli kitabını okudunuz mu? Güncel tespitlerin bulunduğu ve güzel analizlerin
yapıldığı kitap “Bu ülke adaletli bir
yer değil” cümlesiyle başlıyor. Hayatı daha iyi anlamak adına ipuçları ile
dolu olan kitapta bireyin özerkliği,
kimlik sorunları, otorite ve öfke, aidiyet duygusu, çözülen değerler ve
umursamazlık, persona ve gölge, sıkışmış kızgınlıklar, korku, ensest gibi
konular incelenmektedir.
Toplum
sorunlarının teşhis edilmesi ve bu sorunlara çözüm önerilerinin sunulması
elbette ki bilim adamlarının işidir. Hele ki rahatsızlık toplumsal ise
hepimizin gördüğü gerçeklere uzmanlar yardımıyla çözümler aranmalıdır. Her
geçen gün anlaşılması zorlanan dünyada zaman ve mekân sıkışmasına bırakılan
bireylerin ileride sorunlu bireyler olmalarını engellemek adına önlemler
alınmalıdır. “Zamane”, kendimizi daha iyi tanımamıza yardımcı olacak bir kitap.
Özgürlük ve özerklik kavramlarını
birbirine karıştırmadan, sevilme uğruna sevmeyi gözden çıkarmadan “olgun”
bireyler yetiştirmek adına okunması gereken bir eser. Hele ki ülkemizde yaşanan
süreçleri psikiyatri perspektifinden yorumlaması, toplumun ve bireylerin
değişmesine yönelik uyarılarda bulunması bakımından bu eşsiz kaynağı okumak
gerekmektedir.
Değerli yazar
Engin Geçtan bu eserinde “Bize neler oluyor?” sorusunu irdelemektedir. Çünkü
çevremizi saran “küresellik” kavramı her geçen gün çemberini
daraltmaktadır. Bu yüzden belli kavramların daha iyi anlaşılması adına hayatın
içinden bizi saran “Zamane”yi okumak faydalı olacaktır. Kitabın son sayfasında
yer alan;
“Hayatı ciddiye almak ya da almamakla
ilgili tartışmalarda neyin kastedildiğini anlamıyorum ama hayatın ve yaşıyor
olmanın değerinin farkındayım. Akışının önüne çıkan engellerle savaşmayı
içerdiğinin de öyle. Şöyle ya da böyle yaşanmalı diye ölçülerin olamayacağını
öğreneli çok zaman oldu. Bana göre hayat sınırsız bir oyunlar dizisi ve bu
oyunların hepsini oynayacak zamanımız yok. Onu değerli kılan da bu.
Son bir söz.
Kendini tanımak “dıştan içe” sessiz bir
yolculuktur, anlatılması ve paylaşılması zor, bazen sadece kokusu alınabilir.
Akmakta olan bir ırmağın, aynı zamanda kaynağına doğru yolculuk edebilmesini
çağrıştıran bir süreç, kaynağa ulaşılamasa da yolculuğun kendisine değer.”
satırları kitabın hayata bakış açısını da
özetlemektedir.
2010 yılında
Metis Yayınları tarafından yayımlanan kitabın dördüncü basımı 2014 yılında
yapılmıştır. Bazen bildiğimiz şeyler yaşadığımız anları anlamaya yetmeyebilir. Bu
yüzden zamanın analizini yapabilen kaynaklardan faydalanmak gerekmektedir.
İyi okumalar
dileriz.
Yorumlar
Yorum Gönder