“Doğu Türkistan… Türklerin ata
yurdu… Türkçenin bilinen ilk sözlüğünün yazarı Kaşgarlı Mahmud’un ve devlet
yönetimi hakkında ilk siyasetname yazarı Yusuf Has Hacib’in doğduğu bu
topraklar, Türk medeniyetinin beşiğidir aynı zamanda. Ve bu toprakların asıl
sahipleri Doğu Türkistan Türkleri 1949 yılından beri Kızıl Çin işgali altında
insanlığın, adaletin, merhamet ve vicdanın iflas ettiği Çin zulmü ve esareti
altında yaşamakta, hürriyet içinde yaşayan insanlıktan sesinin duyulmasını
beklemektedir.
Yıllardır devam eden bu Çin
zulmü, bilindiği gibi 5 Temmuz 2009 tarihinde Urumçi’de meydana gelen olaylarda
toplu bir katliama dönüşerek tahammül sınırlarının ötesine taşmış, Çin dışında
bütün insanlık âlemi bu kıyımı dehşet içinde seyretmiştir.
Bu kitapla ilk defa Doğu
Türkistan’da yıllardır kalın duvarlar ardında devam eden Çin zulmü ve baskısı
bilimsel verilerle akademik boyuta uluslararası ilgi alanına taşınmıştır. Kendisi
de bir Doğu Türkistanlı olan rahmetli yazar Ahmet Türköz, 1998 yılında doktora
tezi olarak hazırladığı bu eserle Doğu Türkistan’ın tarihinden başlayarak Çin
Halk Cumhuriyeti’nin sömürüsünü özellikle iktisadi ve doğal kaynak
zenginlikleriyle bağdaştırmıştır. Çin Halk Cumhuriyeti’nin yıllardan beri
işlediği insanlık suçlarını uluslararası kaynaklara dayanarak derinlemesine tetkik
etmiş ve bugünlere nasıl gelindiğini gayet açık bir şekilde gözler önüne sermiştir.
Doğu Türkistan Türklerine
yönelik insan hakları ihlallerinin artık BM, AGİT gibi uluslararası forumlara
taşınması zamanının geldiği kitabı okuyunca daha iyi anlaşılmaktadır.”
Yukarıdaki satırlar Ahmet Türköz’ün 2010 yılında Doğu Kütüphanesi
Yayınları tarafından “Doğu Türkistan’da
İnsan Hakları” adlı kitabının arka kapağında bulunuyor. Kitap, 5 Temmuz
2009 yılında Urumçi’de meydana gelen olaylardan sonra, Doğu Türkistan’da neler
olup bittiğini ve bugünlere nasıl gelindiğini anlatmak için yayımlanmıştır. Kitabın
kapak resminde Çin işgalcilerine karşı koltuk değneğiyle direnişin sembolü olan
Tursun Gül Hanım bulunmaktadır.
Kitap, Doğu Türkistan’da Çin Halk Cumhuriyeti yönetimince işlenen
insan hakları ihlallerini bilimsel ve objektif açıdan ele alan, İstanbul Üniversitesi
Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Enstitüsü bünyesinde 1998 yılında
hazırlanmış olan bir doktora tezidir. 1998 yılından sonra ABD’deki 11 Eylül
terör saldırılarının ardından Çin’in Doğu Türkistan’daki baskılarını arttırdığı
herkesçe bilinmektedir. Doğu Türkistan’daki baskı ve insan hakları ihlalleri
bölgenin topraklarında bulunan doğal kaynakların zenginliğiyle ilişkilidir. Çin
Doğu Türkistan’ı kaynak zenginliği yüzünden ekonomik olarak sömürme çabası
içindedir.
Sürgündeki Doğu Türkistan Parlamentosu’nun milletvekili olan yazar,
Doğu Türkistan Sürgün Hükümeti’nde “Kültür Bakanı” olarak görev yapmış fedakâr,
vefakâr bir dava adamı iken 2009 yılında yakalandığı amansız bir hastalık
yüzünden hayatını kaybetmiştir. Kitap da yazarın vefatından bir yıl sonra Doğu
Türkistanlı soydaşlarının yaşadığı insan hakları ihlallerini anlatmak adına basılmıştır.
Kitabın takdim sayfasını Eski Devlet Bakanı Prof. Dr. A. Ahat Andican
yazmıştır. Kitap, Doğu Türkistan konusunda çalışma yapan araştırmacılara ciddi
bir kaynak olup Türk Dünyası’nın farklı bölgelerinde devam eden insan hakları
ihlalleri konularının gündeme getirilmesinde de soydaşlarımıza örnek
olmaktadır. Kitabın ilerleyen sayfalarında Çin Halk Cumhuriyeti’nin genel insan
hakları durumu ve 1982 Anayasası’nda bulunan temel hak ve hürriyetleri hakkında
bilgiler bulunmaktadır. Bu sayfalara ek olarak 1984 tarihli Bölgesel Otonomi
Kanunu eklenmiştir.
Merakla okuyacağınız bir kitap Doğu Türkistan’da İnsan Hakları.
Soydaşlarımızın yaşadıklarını anlayabileceğimiz objektif bir kaynak. Ülkemizde
şu günlerde sık sık dile getirilen Doğu Türkistan sorununun ne olduğunu ve bu
sorunun akabinde insan hakları ihlallerini bu çalışmada detaylı bir şekilde incelemek
mümkün.
İyi okumalar dileriz.
Yorumlar
Yorum Gönder